Hastalıkların önüne geçilebilmesi için bilim insanları beslenmenin üzerine yoğunlaşmıştır. Bu sebeple birçok beslenme modeli ortaya çıkmıştır. Bu modellerden biri de Akdeniz diyetidir (AD). Bu diyet aynı zamanda popüler diyetlerden biridir. Peki, Akdeniz diyeti nasıl uygulanır?
Akdeniz Diyeti Nasıl Uygulanır?
Akdeniz diyeti nasıl uygulanır? Bu yazıda belirtilen miktarlar sağlıklı bir insanın tüketmesi gereken standart miktarlardır. Diyetisyeninize danışmadan yanlış uygulamalarda bulunmayınız.
Akdeniz Diyeti Neleri İçerir?
AD, besin çeşitliliğinin fazla olmasıyla öne çıkan bir diyettir. Daha çok bitkisel kaynaklı (ekmek ve tahıllar, meyve, sebze, yağlı tohumlar, kurubaklagiller) besinleri içermesi ve zeytinyağı kullanımını esas alması bu diyetin özellikleri arasındadır.
Kırmızı et tüketiminin ayda 1-2 kez ile sınırlandırılması, balık tüketiminin artırılması ve yemeklerle beraber belli miktarda alkol tüketilmesi (isteğe bağlı diyeti uygulayan herkes tüketmek zorunda değil) diyetin öne çıkan diğer özellikleridir. Bu diyetin yeterli ve dengeli beslenmeye örnek olması onu tercih edilen bir diyet haline getirmiştir.
AD’de tam tahıllı besinlerin günde ortalama 8 porsiyon tüketimi önerilir. Tam tahıllı besinler sindirim sisteminin düzenlenmesine ve ağırlık kontrolüne yardımcı olur. Tam tahıllar mineral, vitamin, fitosterol, diyet posası , fitokimyasallar gibi birçok bileşenden zengin olduğu için sağlığı koruyucu etki gösterirler.
Sebze ve meyveler bu diyette önemli bir yere sahiptir. Meyveler günde 4-6 porsiyon, sebzeler ise 2-3 porsiyon tüketilmelidir. Meyve ve sebzeler posa, antioksidan, vitamin, mineral, fenolik bilesenlerden zengin olması sebebiyle oksidatif stresin düşmesine, kan basıncının dengelenmesine, insülin duyarlılığının artmasına, lipoprotein profilinin iyileşmesine yardımcı olur.
Kurubaklagil tüketimi üzerine halen çalışmalar yapılmaktadır. Yapılan çalışmalarda, kurubaklagil tüketiminin kan kolesterol düzeylerinin ve lipit profilinin düzenlenmesinde rol oynadığı saptanmıştır. Ayrıca bu besinlerin posa içeriğinin yüksek olması glisemik kontrolün sağlanmasında rol oynar.
AD’nin en önemli özelliği zeytinyağına ağırlık vermesidir. Bu diyette zeytinyağı genellikle günde 25-50 mg kullanılır. Diğer yağlarla karıştırılarak kullanıldığında fenolik bileşenlerin sayısının arttığı bilinir. Zeytinyağında bulunan fenolik bileşenler, trombosit birikimini engeller ve anti inflamatuar etkileri mevcuttur.
Haftalık 4-5 porsiyon balık tüketimi tipik akdeniz diyetinin bir özelliğidir. Balık, iyi bir protein kaynağıdır, vitamin ve mineral bakımından zengindir ve içeriğinde beynin dostu olan omega-3 yağ asitleri vardır.
AD’de yağdan gelen enerjinin %35-40’ını yağlı tohumlar oluşturur. Yağlı tohumlar içeriğindeki bileşenler sayesinde kalp ve damar hastalıklarından koruyucu etkiye sahiptir.
Yapılan çalışmalarla Akdeniz diyetinin birçok hastalık üzerinde koruyucu etkisi olduğu saptanmıştır. Bu sebeple AD beslenme ve diyet uzmanları tarafından önerilen bir diyet haline gelmiştir.
KAYNAK
Barbaros B, Kabaran S, Akdeniz Diyeti ve Sağlığı Koruyucu Etkileri, Beslenme ve Diyet Dergisi 2014:42(2):140-147
0 Yorumlar