Bir ortamda bulunan mikroorganizmaların tümüne mikroflora veya mikrobiyota denir. Yaş aldıkça devamlı değişen mikroflora, sindirim sistemindeki değişikliklerin etkisiyle zaman geçtikçe bakteri sayısı ve çeşitliliğinde azalma ile kendini gösterir. Sağlıklı insanların bağırsak florası Actinobacteria, Proteobacteria, Bacteroidetes, Fusobacteria ve Verrucomicrobia şeklinde bakteri kümelerine ayrılabilir. Ayrıca bu floranın %90’ı Firmicutes ve Bacteroidetes‘ten oluşur.
Mikrobiyota ve Obezite
Bağırsak mikrobiyotasının bazı metabolik etkileri arasında; mikro besin öğelerinin sentezi, diyet toksinlerinin yıkımı, sindirilemeyen besinlerin fermantasyonu, karsinojenez, kısa zincirli yağ asitlerinin üretilmesiyle kolonosit ve enterositlerin farklılaşmasını ve büyümesini sağlama, eser minerallerin ve bazı elektrolitlerin emilimini sağlama vardır.
Tüketilen besinler değiştikçe bağırsak florası da değişir. Diyetteki değişiklikler bu değişimin %57’sinde etkilidir. Obezite ise bagırsak mikroflorasında azalan bakteri çeşitliliğiyle ilişkilidir.
İnsan mikroflorasında Firmicutes ve Bacteroidetes iki önemli türdür. Bakteri türleri farklılaştıkça yani aralarındaki oran değiştikçe vücut ağırlığının kontrolünde mikrobiyal floranın etkisi olduğu çalışmalarla kanıtlanmıştır. Çalışmaların bazıları obez bireyde Firmicutes/Bacteroidetes oranının arttığını bazıları ise bu oranın BKİ ile ters ilişkili olduğunu gösterir.
Uzun vadeli beslenme alışkanlıklarının bağırsak bakterileri üzerinde önemli etkileri vardır. Karbonhidratlar, vücudumuzdaki bakteriler için önemli bir enerji kaynağıdır. Aynı zamanda bu bakteriler intestinal enzimlerin parçalayamadığı bitkisel polisakkaritlerin ve kompleks karbonhidratların parçalanmasında rol oynarlar. Yapılan çalışmalarda obez bireylere düşük kalorili veya karbonhidrattan kısıtlı diyet uygulandığında Bacteroidetes artmış Firmicutes ise azalmıştır.
Yapılan bir çalışmada yüksek yağ içeren diyetin etkisi incelendiğinde bireylerde Bifidobacterlerde azalma saptanmıştır. Bu azalma yağlanmada artış ve glukoz tolerans bozukluğu ile ilişkilendirilmiştir.
Bozulmuş mikrobiyal flora probiyotik ve prebiyotiklerin düzenli kullanımıyla daha sağlıklı hale gelebilir. Probiyotik, belirlenen miktarda vücuda alındığında bağırsak sağlığı üzerinde olumlu etkiler yaratan takviye mikrobik gıdadır. Probiyotikler, bağırsağın bariyer fonksiyonunun iyileşmesine katkıda bulunur. Prebiyotikler, fermente ve sindirilmeyen besin bileşenleridir. Günümüzde kilo kontrolünde prebiyotik ve probiyotikler etkin kullanılmaktadır.
Sonuç olarak, obezite ve mikrobiyota arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Birey düzenli diyet ve egzersiz uyguladığında mikrobiyal florada anlamlı değişiklikler meydana gelmiştir. Bu konunun detaylı ele alınabilmesi için insanlar üzerinde yapılan daha kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.
KAYNAK
Totan B, Yıldıran H, Ayyıldız F, Bağırsak Mikrobiyatası Vücut Ağırlığını Etkiler Mi?, Selcuk Med J 2019;35(3): 210-216
Demirel MD, Karabudak E, Diyetin Mikrobiyotaya Etkisi ve Obeziteye Yansımaları, ACU Sağlık Bil Derg 2019; 10(1):1-7
0 Yorumlar