Kitaplar birçoğumuzun şifası, dostu, can yoldaşıdır. Benim için de aynen bu şekilde. Okuduğum kitaplar arasına bir yenisini daha ekledim: Otomatik Portakal. Zaman zaman insanı geren, anlatıldığı dönemin argosundan tiksindiren bir kitap. Birtakım gerçeklerin yüze çarpıldığı bir aydınlanma klasiği de denebilir. Otomatik Portakal inceleme detayları yazının devamında. Dikkat: Spoiler içerir!
Otomatik Portakal İnceleme Yayında
Bu yazıda Otomatik Portakal inceleme ile karşınızdayım. Otomatik Portakal, Antony Burgess‘ın ölümüne bir yıl kaldığını öğrenmesiyle kendisi öldükten sonra karısının geçimini sağlayabilmesi için yazdığı romanlardan biridir. Her ne kadar dili rahatsız etse de vermek istediği mesaj çok kalitelidir. Sabredip okumanızı tavsiye ederim.
Gelelim kitapta neler anlatıldığına. Kitabın baş kahramanı Alex, daha ergenlik çağında bir çocuktur fakat yazarın kurduğu dünyada çocuklar tam bir felakettir. Yani, Alex’in dört kişilik bir çetesi vardır ve bu çeteyle beraber her gece suç işlerler. Aynı zamanda suç işleyen sadece baş kahramanımız ve çetesi değildir, başka çeteler de vardır. Yazar, kurguladığı gelecekte bizlere şiddetin, öfkenin ve en ağır suçların nasıl işlenebileceğini bir suçlunun ağzından anlatır. En rahatsız edici kısım ise bu olayları suçlunun ağzından dinlemektir.
Alex ve çetesi işledikleri suçlardan zevk alır ve her geçen gün daha tehlikeli olaylara karışırlar. Çetenin içinde oluşan başı çekme sürtüşmesi yüzünden esas karakterin başına hayatını değiştiren o olay geliyor. Bir gün çete, kedileri olan yaşlı bir kadının evine hırsızlık yapmak için girer ve Alex yaşlı kadını yanlışlıkla öldürür. O sırada kayıp yere düşen kahramanımız bayılır ve karşısında polisi bulur. Tabii bu sırada zaten ondan kurtulmak isteyen arkadaşları çoktan kaçmıştır.
Ya Seçim Yapma Özgürlüğünüz Elinizden Alınsaydı
Bu suçtan dolayı 15 yıl hapis cezasına çarptırılır. Cezaevinde henüz iki yıl geçmişken kahramanımız oradan kurtulmak için yeni çıkan bir tedaviye denek olur. Bu tedavide suçlu kişi birtakım işlemlerden sonra suç işleyemez hale gelir. Alex bu deneyi kabul eder ve savaşı başlar. Kapatıldığı yerde birkaç gün iğne tedavisi alır ve orada kaldığı bütün günler şiddet içeren görüntüleri izlemekle geçer. Kahramanımız bu şiddet içeren görüntüleri izlemek istememesine rağmen zorla izlettirilir. Peki, o kadar suçu işlemişken neden bu görüntüleri izlemekten rahatsızlık duyar? Çünkü, yapılan iğnelerle ve gördüğü tedaviyle onun seçme hakkı elinden alınmıştır. Artık Alex kötü olan hiçbir şeyi yapamayacaktır.
Bir süre bu şekilde yaşayan Alex acaba bu durumdan kurtulabilecek mi? Devamı da size kalsın. Keyifli okumalar.
0 Yorumlar